Covid-19 salgını ile beraber teknolojinin gelişimi ve kullanımı hızlanıp, belirsizlikler de arttıkça, bugüne kadar bildiğimiz ve öğrendiğimiz kariyer mantığı da değişmeye başladı.
Şimdiye kadar alışık olduğumuz “temel yetkinlik”, “mesleki beceriler” gibi trend kelime kalıpları, profesyonel hayatta basamakları çıkmamıza yardımcı olurdu.
Şimdi ise yeni mezun olan birine mutlaka uzmanlık alanını soruyoruz. Sadece üniversitenin bir bölümünden mezun olmak yeterli olmuyor. Eskiden sadece tıp fakültesi mezunlarına uzmanlık alanı sorulurken, şimdi tüm meslek gruplarına uzmanlık alanlarını sormaya başladık.
Dünyamız o kadar hızlı değişiyor ki, alet çantası dolu olanlar, karşılarına çıkacak her türlü belirsizliği daha iyi idare edebiliyorlar. Bugüne baktığımızda bunun önemini daha iyi görebiliyoruz.
Bunu geliştirmek sizin elinizde. Örneğin, bir makale okurken yalnızca kendi sektörünüzü okuyup bırakmayın. Diğer sektörlerin de dinamiklerini inceleyin. Farklı alanlar üzerine kitaplar okuyun. Günlük olarak yaptığınızdan daha fazlasını düşünün.
Rakiplerinizin önüne geçmek için sadece kendi alanınızın hakimi olmak artık yeterli olmuyor. Teknolojinin gelişmesi ile dünyanın ne kadar hızlı değiştiğini düşünecek olursak, fırsatları kaçırmamak için her türlü değişime hızla adapte olabilmeniz gerekiyor.
Şirketlerin çoğu artık çok işlevli deneyim aramaya başladılar. Herhangi bir düzen veya rol değişikliğinde bu duruma hızlıca ayak uydurabilecek kişiler ön plana çıkıyor. Bunun sebebi, sadece kendi alanına hakim olanlar değil, aynı zamanda çözüm odaklı kişiler bulundukları şirkete daha fazla değer katabiliyorlar.
Yeni mezunlar, çeşitli işlevsel deneyimler edinerek ve farklı sektörlerde çalışarak analitik düşünme ve kritik akıl yürütme becerilerini geliştirebilirler. Böylece kendilerine özgü becerilere sahip olduklarını gösterebilirler.
Gelecek ile ilgili bildiğimiz tek kesin şey, belirsiz olacağıdır. Geleceğin tek değeri sadece alan bilgisi değil, kişilerin değişim felsefeleri ve bunlara uyum sağlama becerileri olduğunu yavaş yavaş kabul etmemiz gerekiyor.
Psikolog Sadiye Akbulut